- lâhzada
- [lâ'hzada]zf. 立即, 立刻, 马上; 瞬间, 一刹那, 刹那间: Ali gözleriyle içeriyi lâhzada kolaçan edip tanış birini aradı. 阿里向里边瞥了一眼, 发现了一个熟人。
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
lahzada — zf. Çabucak Karısının yiyeceğini lahzada pişirir. H. Z. Uşaklıgil … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir lahzada — zf., esk. Çabucak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çabucak — zf. 1) Vakit geçirmeden, kısa sürede, aceleten, acilen, alelacele, anında, bir anda, bir çırpıda, birden, bir hamlede, bir koşu, bir lahzada, bir solukta, çabucacık, çabuk, çabukça, çarçabuk, dakikasında, derakap, derhâl, hemen, hemencecik,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
lahza — is., esk., Ar. laḥẓa Zamanın bölünemeyecek kadar kısa bir parçası, an Top gürleyip oruç bozulan lahzadan beri / Bir nurlu neşe kapladı kerpiçten evleri. Y. K. Beyatlı Birleşik Sözler bir lahzada … Çağatay Osmanlı Sözlük
halk etmek — yaratmak Ey milletimin lahzada halk ettiği ordu! Baktım ki bütün bir vatan elden gidiyordu. F. N. Çamlıbel … Çağatay Osmanlı Sözlük